Haber

‘Salda Gölü sahilindeki kararma yayılıyor’

Türkiye Doğa Koruma Derneği (TTKD) bilim danışmanı Dr. Erol Kesici, Salda Gölü’ndeki beyaz kumsalın oluşumunu sağlayan hidromanyezit mineralinin kirlilik nedeniyle her geçen gün yok olduğunu, kumsalda kararmanın yayılmasının arttığını söyledi. . Yeşilova Kaymakamı Erdem Yenisoy, bölgede tüm önlemlerin en üst düzeyde olduğunu belirterek, yılın iki döneminde yağış ve nem nedeniyle böyle bir görüntünün ortaya çıktığını, Salda’da olağanüstü bir durum olmadığını söyledi.

Türkiye Doğayı Savunma Derneği (TTKD) bilim danışmanı Dr. Erol Kesici, Burdur’un Yeşilova ilçesinde turkuaz rengi ve bembeyaz kumsallarıyla dikkat çeken Salda Gölü’nün beyaz kumsallarında karartmanın yayılmasının arttığını belirtti. Sahili beyazlatan manyezit mineralinin milyonlarca yıl önce çökeltilerden oluşan mineral olduğuna dikkati çeken Kesici, “Bu özellik öncelikle Salda Gölü’ndeki suyun içinde ve yüzeyinde meydana gelen doğal biyomineralizasyon reaksiyonlarıdır. ve Türkiye’de Van Gölü’ndeki suda beyaz karnabahar görünümü alıyorlar. Hayattalar. Karbondioksiti absorbe ettikleri için küresel ısınmanın önlenmesine katkıda bulunurlar. Sanayide kullanımları çok yaygın” dedi.

Karanlığın yayıldığını söyleyen Kesici, “Bu konuda en son eylül ayında uyardık ve karartmanın görüntülerini paylaştık. Son görüntülerde karartmanın devam ettiği ve giderek arttığı görülüyor. Bunları belirttik. Salda Gölü çevresi ile birlikte korunmadığı takdirde kararmalar giderek artacaktır. Bu kararma istilacıdır, her yere yayılabilir” diye uyardı. CANLI BEYAZ KUMLAR ÖLÜYOR Göldeki beyaz adacıklar ve kumulların, gölün turkuaz renginin ve içindeki çok az sayıdaki canlının tehlikede olduğunu belirten Kesici, “Bunun tek sebebi Salda Gölü ve çevresinin yoğun bombardıman altında olması. insan baskısı ve gölde milyonlarca yıl önce süren doğal döngünün kademeli olarak bozulması.Bu kararmalar, beyaz kumulları oluşturan canlı organizmalar olan hidromanyezitin ölümü anlamına geliyor.” takip edilmekle yetinilmesi gerektiği çağrısını yürüten Salda Gölü’nün toprağının, ekolojik evrim ve yaşam için en uygun gezegen olduğu bildirilen Mars’ın toprağına benzediği belirtiliyor. Kırılgan bir dokuya sahip hassas ve seçkin bölgelerden biridir. Göl çevresinde araç-insan trafiğinin yarattığı çok önemli kirlilik, tarım için yeraltı sularının çekilmesi ve göl çevresinde kıyı işgal düzenlemeleri çeşitli amaçlarla halen devam etmektedir. Doğası gereği suyunu tahliye edemeyen ve su kalitesi açısından oldukça kırılgan olan Salda Gölü’ndeki endemik canlılar da tehlikede.” Son günlerde bu karanlıklar ve kararmalar yeniden görülmeye başlandı. Gölün doğusundaki Karaoluk mevkiinde ve güneydoğusundaki belediye halk plajındaki görüntüler.Salda Gölü dünyada eşi benzeri olmayan bir göl.Böyle görüntüleri görmek bizleri hem üzüyor hem de endişelendiriyor.Salda Gölü’nün ekolojik yapısı mutlaka birlikte korunmalıdır. Etrafında endemik çeşitler var” dedi. YAĞMUR NEDENİYLE ISLAK GÖRÜNÜM.Yeşilova Kaymakamı Erdem Yenisoy, beyaz kum tepeciklerinde kararma olduğu iddialarına ilişkin standart görüntü çekilerek basına servis edildiğini söyledi. Toprağın oluştuğu için ıslak bir görünüme sahip olduğunu belirterek, “Yılda iki kez basına veriliyor ve artık normal hale geldi. Valilik ve kaymakamlık olarak tüm tedbirler en üst düzeyde alındı. Salda’da olağanüstü bir şey yok. Aslında son 4 yıldır orada kirlilik ve insan baskısı yok.” AYAK ÇIKARMAK BİLE YASAKTIR. Salda Gölü koruma altına alınmadan önce araçlarla girip insanların arabalarını yıkadıklarını belirten Yenisoy, “Şu anda Beyaz Adalar başta olmak üzere gölün büyük bölümünde insanların kuma ayak basması artık yasak. Beyaz Adalar dumansız-egzozsuz hava sahası.Aynı zamanda göle girilmesi yasak olan korunaklı alanlar mevcuttur.Kontrol alanlarında sadece göle girilebilir.Göle sadece halk plajından girilebilir. . Sal üzerinde her zamankinden daha korunaklı. Sayın Valimiz bu konuda özellikle hassas” dedi. ULUSLARARASI BİLİM MERKEZİ Valisi Erdem Yenisoy, Salda Gölü’nün toprak yapısının Mars’taki ile aynı olduğunu belirterek, bölgede NASA’nın da yer alacağı bir bilimsel araştırma laboratuvarı kurulması için çalışmaların sürdüğünü bildirdi. “Bilim merkezi kurulması ile ilgili bir çalışma yapıldı. Sadece Türkiye’nin değil dünyanın ortak çabası olacak ve gerekli çalışmalar devam ediyor. Mars’a benzerliği nedeniyle burada yapılacak işlerin burada yapılması maksadıyla burada yapılacak işin fizibilitesi şimdiden kuruluyor” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu